19 Aralık, 2009

Bilecik Canlı Arıcılık Forumu

Bilecik formuna katılan arkadaşlarla tanışma gerçekleşti.

Hüseyin Avni ÖZCAN ve Halil BİLEN arkadaşlarımıza bu formu gerçekleştirdikleri için teşekkürü bir borç biliyorum.

Bilecik ekibinden Murat ÇAKIR ve Arif UUYSAL'ın kendilerini tanıtma zamanı.

Sadettin ENGİN ve Selahattin GÜNEY

Murat AKIN Hocamızda çok neşeli.

Hüseyin YAVUZ ve Halil BİLEN

Onursal büyüğümüz Enver ÖNER ve körükcüsü.

H. Kamil ÜNLÜER ile sohbetimizin konusu uzun saçlar…

Nihat ÇAKMAK ve Hüseyin Avni ÖZCAN
En faal katılımcılarımızdan oldular.

Yemek zamanı. Yalcın TOKER hocamız yiyeceklerini almış.

Halil götürmeye başlamış ……

Yorumsuz

Eskişehir katılımcılarımız

Maden arama zamanı

Bulaşıcı olan ortak paydamıza bakıyoruz.

İpi göğüsleyen katılımcılarımız…….

22 Kasım, 2009

YERLERİNDE KAVAK YELLERİ ESİYOR

Sabah erkenden arıları taşımaya başladık.
Sıcaklık gece -2,5 C, gündüz 15 C oldu.
Arılar salkımda olmalarına rağmen hala uçuyorlar.

Kesim işlemi başlıyor.

Arılığımızın önündeki kavakların kesimi yapılacak.

Kavaklar kesilmeye başlandı.
Sabah erkenden gelerek 70 kadar kovanın uçma delikleri kapatılarak taşındı.

Sabah güneşini engelleyen kavakların yerlerinde yeller esiyor.
Kavakların tonu 70 TL ye satılmış. Bir kavak ağacı yaklaşık olarak 20 TL imiş.
Bir kavanoz bal parası.

Arılarımızı yerlerine taşıdık.

Abdullah arkadaşımız taşınan arıların uçma deliklerini açtı.

Kasım ayı sonuna gelmemize rağmen arılar hala uçuyor. Havalar 1 ay daha bu şekilde sıcak giderse, Ana arı kutularımızın içinde de kavak yelleri esecek.
Kutularımız boşalmaya başladı.

Şerbetin kuvvetiyle petek ören kolonimiz mevcut.
Tavukçulukta YDO hesabı var. Acaba arılarda şerbetin muma, yavruya ve bala dönüşüm oranı olabilir mi?

29 Ekim, 2009

Fikriye

Planlandığı gibi geçen hafta arazide tespit ettiğimiz koloniyi almaya gidiyoruz.
Toplanma feromonu salgılayan bir işçi arı.

Gitmemiz gereken arazi.

Sabah kahvaltısı ve çaylarımızı içiyoruz.

Arazide arı aramaya başlıyoruz.


Pekmez birkaç yere dökülüyor.
Kursağını dolduran arılar direk koloniye dönüyorlar.

Buraya giriyormuş uçan arılar.

Hızla Fikriye’ye ulaşmaya çalışıyoruz.

Kaldırdığımızda propolisle güzelce dezenfekte edilmiş.

Peteklerimiz göründü.

Telefonla arazide avlanan arkadaşları arıyoruz.

Arıyı çıkarmaya başlayabiliriz.

ANAYI BULUN!!!!

Birol dikkatli bakıyor, anayı arıyor gözlerimiz.

Anayı ana kafesine alarak kutuya yerleştirdik.

Arılarımız artık oğul gibi kutuyu dolduracaklar.

Ana kutuda nasıl olsa işlem yavaşladı.

Bizlerde seyre başlıyoruz.

Hareket başladı.

Fikriye’nin kızları kutuyu full dolduruyorlar.

Yeni arıcımız Abdullah ALTAY Bey'de arıları seyrediyor.
Bizlerle beraber artık bir çok arı operasyonunda yanımızda olacak.

Yeni kolonimize bakacak olan ekip elemanı son kontrolleri yapıyor.

Geçen hafta alınan koloninin yeri gösteriliyor.


Alamadığımız ama gelecek baharda kesinlikle arı kolonisi geleceğini tahmin ettiğimiz mağara ağzında hatıra fotoğrafı çekiniyoruz.


Körük bu işlere de yarıyormuş.

Günün sonunda avlanan av hayvanlarının ……

24 Ekim, 2009

Kışlamaya Doğru

Arılarımızın sonbahar işlerini bitirdik.

Öncelikle kekleri vermiştik, teşvik beslemeleri yapıldı, stok eksiği olan arıların stokları da tamamlatılmıştı ve yağmala eğilimini durdurmak için bugün kekleri verildi.
Gürbüz ve Hakan Beyler kek vermeye başladılar.

Hakan kekleri kesiyor, Gürbüz bey de kutuların ara bölmelerini alarak kekleri koyuyor.



Her koloniye yarım kilo kadar kek verildi.


Kesilen kekler her kovanın kapağı üzerine bırakılıyordu. Arılar anında kekleri yemeye geliyorlar.

Keklerin içinde ne var?

Elli kilo pudra şekeri, yirmi kilo bal ve beş kilo taze olarak derin dondurucuda saklanmış polen.

İşin hızlanması için bende arkadaşlara yardım ettim.


Şerbetliğin bölmesi çıkarılmış ve kek konmuş şerbetlik.


Hiç zaman kaybetmeden kek yemeye başlayan koloniler oldu.