Bayram sonrası arılar kontrol edildi. 
Öncelikle yedek ana arıların kontrolleri yapıldı.
Öncelikle yedek ana arıların kontrolleri yapıldı.Dışardan bakarak ne kadar kontrol yapılıyorsa, bizde o kadar yapabildik.
Üst kutulardan atılan ölmüş arılar alt kutuların üzerine düşmüşler.
Küçük kızım Beyza tüm ölü arıları temizledi.
Birol Beyle, iş yerimdeki arılarının yanına giderek, arı ailelerini dışardan bakarak kontrol ettik.
Katıklı hapisteki arı ailelerini kontrol etmeye başladık. Aileleri içeri koyduktan sonra devamlı olarak iç ve dış ısılar kaydediliyordu. Önceleri uçma elikleri kapalıydı ve 8 aile rahatsız olmuştu. Arı ailelerin nasıl davranacaklarını bilmediğimden, Eskişehir şartlarında devamlı arılarını içerde kışlatan, Atilla Beyle kontrol ettikten sonra, uçma deliklerini açmıştık.
Birol beyle, ölerek taban tahtasına düşmüş arıları temizledik. Toplam denemek için 24 arı ailesi içeri alınmıştı. Bu ailelerden 16 adeti çıtaların tabanında kışlıyor. Kovan uçma deliğinden el feneriyle ( Uçma deliği yüksekliği 2 Cm, Çıta tabanı ile kovan tabanı arasındaki boşluk 3 cm ) bakıldığında arılar rahatlıkla görünüyor. Bazı ailelerin salkımı neredeyse kovan tabanına değiyor. Bu ailelerden bir tanesinde güve larvası öldürülerek kovan tabanına atılmış. Bu ailede yavru faaliyeti devam ediyormuş, güvenin zarar verdiği larvalar ve pupalar sökülerek onlarda kovan tabanına atılmışlar.
Kontrollerden az veri aktaralım. Bayram dan bu tarafa ölçülen verilerden bir günlük veri. Ölçüm saati 13 00 Tarih 11/12/2008 dışarıdaki max: 14 derece o anki sıcaklık 3 derece Min: - 6 derece. İçerdeki sıcaklıklar ise Max 11, o an 2 ve Min 0 derece olmuş.
Kontrollerimizde çıta tabanında görünmeyen 8 ailelerden bir tanesi kontrol edildi.
Bu aile 5 çıta arılı kovan içinde 7 çıtası olan ve yaklaşık olarak en az 15 kilo balı bulunan bir aile. Kontrolde gördük ki çıta üstünde de arılar görünmüyor. El feneri ile çıtaların arası aydınlatıldığında arılar 4 çıtada varlar ve çıtaların ortasına yakın yerde kışlıyorlar.
Benim hatamda etkili olmuş olmalı ki ( Yapılan işlemem nedeni ile kovan içerilerine su püskürtmüştüm) ölü arıları temizlerken ailelerin ortamının yüksek nemli oluğu kanaatine vardık. Kontrol ettiğimiz ailenin örtü tahtasının üstü ıslanmıştı. Benim havalandırma şeklimde içerdeki nem örtü tahtasının üstüne çıkıyor ve oradan yok oluyordu. Görüldü ki içerdeki kışlatmada bu havalandırma az gelmiş. Tabi dışarıdaki kadar hava akımı ( Rüzgar ) olmadığından olabilir.
Tüm arı ailelerinin uçma delikleri kapatılarak ailelerin havalandırmaları artırılmak üzere yerlerinden alınarak tekrar konuldu. Tüm kolonilerin havalandırmasını nerdeyse 5 kat daha arttırmış olduk.
Katıklı hapisteki aileler; tabanda 6 koloni üst üstede 4 koloni olacak şekilde dizilmişti. Alta ve yanlara gelen aileler diğer ailelerden daha güçlü olacak şekilde getirilmiş ve yerleştirilmişti.
“İş bitimi ise, klasik literatüre katkı fotoğrafı…”
Diye yazan magazincilerin bakmaları için bizde kuralı bozmadık. Gerekli işlemleri yaptığımıza ( bir fikir eksik olduğundan ) inanarak son şekillerinin görülmesi için arı ailelerimizle fotoğraf çekindik.
Üst kutulardan atılan ölmüş arılar alt kutuların üzerine düşmüşler.Küçük kızım Beyza tüm ölü arıları temizledi.
Birol Beyle, iş yerimdeki arılarının yanına giderek, arı ailelerini dışardan bakarak kontrol ettik.
Katıklı hapisteki arı ailelerini kontrol etmeye başladık. Aileleri içeri koyduktan sonra devamlı olarak iç ve dış ısılar kaydediliyordu. Önceleri uçma elikleri kapalıydı ve 8 aile rahatsız olmuştu. Arı ailelerin nasıl davranacaklarını bilmediğimden, Eskişehir şartlarında devamlı arılarını içerde kışlatan, Atilla Beyle kontrol ettikten sonra, uçma deliklerini açmıştık. Birol beyle, ölerek taban tahtasına düşmüş arıları temizledik. Toplam denemek için 24 arı ailesi içeri alınmıştı. Bu ailelerden 16 adeti çıtaların tabanında kışlıyor. Kovan uçma deliğinden el feneriyle ( Uçma deliği yüksekliği 2 Cm, Çıta tabanı ile kovan tabanı arasındaki boşluk 3 cm ) bakıldığında arılar rahatlıkla görünüyor. Bazı ailelerin salkımı neredeyse kovan tabanına değiyor. Bu ailelerden bir tanesinde güve larvası öldürülerek kovan tabanına atılmış. Bu ailede yavru faaliyeti devam ediyormuş, güvenin zarar verdiği larvalar ve pupalar sökülerek onlarda kovan tabanına atılmışlar.
Uçma delikleri açıldıktan sonra arılardaki rahatsızlık yok olmuş.
Kontrollerden az veri aktaralım. Bayram dan bu tarafa ölçülen verilerden bir günlük veri. Ölçüm saati 13 00 Tarih 11/12/2008 dışarıdaki max: 14 derece o anki sıcaklık 3 derece Min: - 6 derece. İçerdeki sıcaklıklar ise Max 11, o an 2 ve Min 0 derece olmuş.Kontrollerimizde çıta tabanında görünmeyen 8 ailelerden bir tanesi kontrol edildi.
Bu aile 5 çıta arılı kovan içinde 7 çıtası olan ve yaklaşık olarak en az 15 kilo balı bulunan bir aile. Kontrolde gördük ki çıta üstünde de arılar görünmüyor. El feneri ile çıtaların arası aydınlatıldığında arılar 4 çıtada varlar ve çıtaların ortasına yakın yerde kışlıyorlar.
Benim hatamda etkili olmuş olmalı ki ( Yapılan işlemem nedeni ile kovan içerilerine su püskürtmüştüm) ölü arıları temizlerken ailelerin ortamının yüksek nemli oluğu kanaatine vardık. Kontrol ettiğimiz ailenin örtü tahtasının üstü ıslanmıştı. Benim havalandırma şeklimde içerdeki nem örtü tahtasının üstüne çıkıyor ve oradan yok oluyordu. Görüldü ki içerdeki kışlatmada bu havalandırma az gelmiş. Tabi dışarıdaki kadar hava akımı ( Rüzgar ) olmadığından olabilir.
Tüm arı ailelerinin uçma delikleri kapatılarak ailelerin havalandırmaları artırılmak üzere yerlerinden alınarak tekrar konuldu. Tüm kolonilerin havalandırmasını nerdeyse 5 kat daha arttırmış olduk.Katıklı hapisteki aileler; tabanda 6 koloni üst üstede 4 koloni olacak şekilde dizilmişti. Alta ve yanlara gelen aileler diğer ailelerden daha güçlü olacak şekilde getirilmiş ve yerleştirilmişti.
“İş bitimi ise, klasik literatüre katkı fotoğrafı…”
Diye yazan magazincilerin bakmaları için bizde kuralı bozmadık. Gerekli işlemleri yaptığımıza ( bir fikir eksik olduğundan ) inanarak son şekillerinin görülmesi için arı ailelerimizle fotoğraf çekindik.
6 yorum:
Katıklı hapiste başarı sağlarsan;İçerde kışlattıkların dışardakilerden iyi durumda kışı çıkarırsa bu bizlere örnek olacak.Çalışmalarında başarılar dilerim
Temel ile bir arkadaşı İstanbul'dan Temel için yeni bir araba almışlar. Ancak Temelde ehliyet hak getire...
Memleketlerine tam varmak üzere iken vites kolu arabayı kullanan arkadaşının elinde kalır.
Temel derin nefes alır ve...
"Çıktığımızdan beri kurcalayıp duruyorsun gördün mü kırdın işte." der.
Katıksız kışlama arabasını da süren sürücüye bakınca, vites kolu çok yakında elde kalacak ama...
Ayrıca baharı görürse bu koloniler, burada örnek alınabilecek uygulama ne olacak ki?
1 ayda 45 opsiyon denendi.
Neyse geceler uzun, akbabalar sabırlıdır.
Kovanlarda kabarcıklı naylon görünce; arıların üzerinde örtü bezi var sandım! Ama örtü tahtası olduğu gözüküyor. Naylonu izolasyon amaçlı koydunuz sanırım. Kabarcıklı naylonun darbeleri engellediğini biliyoruz da; ısı izolasyonu da normal naylona göre daha mı yüksek acaba?
Kapağın altından naylonu kaldırmak iyi olmuş! Önceki senelerde benim kovanlarda da sürekli nem oluyordu. Ben kapak altına naylon koymuyordum ama; kapağı adamakıllı gazeteyle sıkıştırıyordum. Düşündüm taşındım; kovan içindeki havanın kapaktan çıkmasına hiç izin vermediğim için nemlenme olduğuna karar verdim.Bu yıl örtü tahtasının (kontroplağın) üzerini köpükle izole ettim; ancak kapakları özellikle sıkıştırmadım. Kontroplağın kenarlarından bir miktar hava kesin dışarı kaçıyordur.Bakalım sonucu bahara göreceğiz inşallah! Ayrıca üç kovanımın da polen şeritleri duruyor. Çekmecelerin içi gazete dolu! Onlarında nem durumu ne olacak merak ediyorum
Bu arada koloni değil de; özellikle arı ailesi demeniz dikkatimi çekti!!!
merhaba,
yöremizde yani rizede önceki senelerde bu işlemi yani "katıklı hapis"i uygulayan bir arcımızdan dinlemiştim:
ama onun uygulaması biraz daha farklı idi;iki defa ikişer kovanla yapmıştı ve ifadesine göre sonuç mükemmeldi,ama o zayıf arılarını eski kullanmadığı evinin altında bulunan ve boş olan ahırda arıları kışlatmıştı kovanların uçuş delikleri açık olarak etraflarını kuru yapraklarla kapatmış ve ahırdaki ışık gelecek yerleri kapatarak karanlık oluşturmuştu ve martta arı mevcutlarının koyduğundan daha fazla olduğunu ifade etmişti;
kolaygelsin,selamlar.
Sayın Yusuf Gürbüz:
Kovan tabanına yakın salkım olan kovanların nedeni?
Havandırma ve nem kontrolu yapmak gerekiyor gibi geldi bana
Saygılar.
Selamlar
Ben bu denemeyi bir şeyler öğrenmek için yapıyorum. Arılarımda ölebilir. Genelde yaptığım denemelerde arılarım zarara görüyor. Ben kendi sorularıma cevap bulmuş oluyorum. Bu denemeler Araştırma Enstitüsünde çalışmamın etkisi olabilir. Devamlı denemeler yapıyorlar bedre onlardan etkilenerek denemeler yapıyorum.
Hayam Bey:
Beraberce göreceğiz sonuçları. Şunu bilmeliyiz ki tüm uygulamalarımın ayrıntıları bende saklıdır. Birisine bu denemelerden ( yapılan işlemlerden) bahsettim anında akademik yayın yapmaya kalktı.
Arıcılara gerekli bilgiyi aktarıyorum.
Akbaba HB Bey:
Kurcalamazsanız araba sürmeyi öğrenemezsiniz. Bu konuda opsiyon sayısının çok olması bizim sorularımızın cevaplarının çok olması demek. Sen şimdilerde 10 çıta arıları kışlat, baharda Yusuf arıları denemede öldürsün, sende ballı çıtaları arıya vereyim diye bekle. Haklısın Geceler çok uzun. Sen en iyisi çıta çakmaya başla.
Demet Hanımefendi:
Evet hava boşluğu ısı izolasyonu için daha iyi. Benim örtü tahtasının üzerinde şerbetlikler devamlı olarak duruyor. Örtü tahtamda 4 cm çapında delik var. Nem devamlı örtü tahtasının üzerine çıkarak havalandırmadan uçuyordu.İçeride bu uçuş yavaşlamış. Bizim de bazı kovanların altında polenlikler var. Kapalı durumda şimdilik. Ekip elamanı önermiş yazmamak olmaz.
Bilgifakiri:
Bizim kışlattığımız yerde karanlık. Ama bizim kışlattığımız yerde hava akımı çok. Sonuçları baharda göreceğiz.
Murat Bey:
Abi, baktık kolonilere. Birol ile bizde petek deki balların sırlı oluşuna bağladık. Eğer nem ve havalandırma olsaydı tüm kovanlar ( nem ve havalandırma konusunda) aynı şartlarda. Kışlamaları aynı olmalıydı. Arılar sırlı balının altında, yani peteğin sırsız bal olan ve boş petek gözlerinde kışlıyor. Kış stoklarını biraz abartmışız.
Saygılarımla.
Yorum Gönder