Planlandığı gibi hafta sonunda Birol beylerle dağdan yeni ana arı getirmeye gittik. Ben sadece önceleri seyirciydim. Dağa tırmanırken arkadaşlar avlanıyorlardı. Öğle saatlerinde arıların bulunduğu bölgeye ulaştık.
Almaya gittiğimiz koloni, avcılar tarafından fark edilmiş ve balını alabilmek için ateş yakılmış. Uçan arıların kanadı yanmış ve ölmüşler. İlk hedefteki koloni ölmüştü.Buraya gelen arıların oğul olduğu anlaşılıyordu.
Esas koloniyi bulamadık.
Yerini bildiğimiz ikinci koloniye yöneldik. İki saatlik yürüyüş sonunda hedefe ulaşmıştık. Bu koloni bilemediğimiz bir nedenle yok olmuştu. Moralimiz bozulmuştu. Yükseğe tırmandım ve mağaraları kontrol etmeye başladım.Bu koloniyi bulduk.
Bulunan koloniyi Birol bey kontrol etti. Balı alınmış ve ölüme terk edilmiş olduğunu anladık.
Erol ağabeyiyle beraber malzemeleri almaya gittik.
Dikkatlice bakıyoruz, ana arıyı arıyor gözlerimiz...
Arıları şerbetlediğimiz peteklerin üzerine silkeliyor ve ana arıyı arıyoruz.
Anasını kutuya indirdiğimiz koloniyi alarak dönüş yoluna düştük.
Dökülen pekmezin kokusunu alan arılar taşa bulaşmış pekmezi yalıyorlar.
Fakat çok kısa zamanda kokuyu alarak kalabalıklaştılar. Çok güçlü ve yakımızda bir koloni idi. Akşam olduğundan arayamadık ve şehire döndük.
Getirdiğimiz arıları besledikten sonra kontrol ettim.
Kolonimiz de varroa yoktu.
İlk olarak ana arıyı boyamak lazımdı. Ana arı yetiştirmeyi amatörlerin yapması gerektiği gibi Ağustos başında sonlandırdığımdan, gelecek yılın rengi ile boyandı.
İşçi arı ile ana arının yan yana fotoğrafını çektim.
Test edildikten sonra ileride planlarımız dahilinde kullanabileceğiz.
En azından iki farklı yerli hattan gelen arılarımız olmalı.
Erol ağabeyiyle beraber malzemeleri almaya gittik.
Dikkatlice bakıyoruz, ana arıyı arıyor gözlerimiz...
Arıları şerbetlediğimiz peteklerin üzerine silkeliyor ve ana arıyı arıyoruz.
Anasını kutuya indirdiğimiz koloniyi alarak dönüş yoluna düştük.
Dökülen pekmezin kokusunu alan arılar taşa bulaşmış pekmezi yalıyorlar. Fakat çok kısa zamanda kokuyu alarak kalabalıklaştılar. Çok güçlü ve yakımızda bir koloni idi. Akşam olduğundan arayamadık ve şehire döndük.
Getirdiğimiz arıları besledikten sonra kontrol ettim.Kolonimiz de varroa yoktu.
İlk olarak ana arıyı boyamak lazımdı. Ana arı yetiştirmeyi amatörlerin yapması gerektiği gibi Ağustos başında sonlandırdığımdan, gelecek yılın rengi ile boyandı.
İşçi arı ile ana arının yan yana fotoğrafını çektim.
Test edildikten sonra ileride planlarımız dahilinde kullanabileceğiz. En azından iki farklı yerli hattan gelen arılarımız olmalı.
7 yorum:
yusuf bey maşallah bizim buralarda mantar toplamaya gittiğimiz gibi siz arı kolonisi topluyorsunuz aslında çok zevkli olmalı
bide genelde ağaç kovuklarında oluyor ama alması çok zor
Sayın Yusuf Gürbüz:
Farkında olmadan 2010 yılı başlamış.
Benim de geç üretip bala çalıştırmadığım anaları keşke mavi renge boyasaydım diye aklıma geldi ama artık geç oldu.
Yusuf bey birtaşla iki kuş vurmuşsunuz hem arı avı hem kuş avı rastgele,iyi çalışmalar,kolay gelsin.
SLM...
Yusuf Bey.
Yeni koloniniz hayırlı olsun.Bu arada ana resimleri de çok güzel.Fakat canımı sıkan bir,iki kilo bal için koloniyi yakan zihniyet.Algılamakta zorlanıyorum.
inşallah güzel ve damızlık değeri yüksek bir arı yakalamışsınızdır üzücü olan ise arıların bir kg balı için katledilmesi sağlıcakla kal
Selamlar
Mehmet Bey:
Abi eskiden planlanmış bir olaydı. Bunun gibi arı kolonisi getireceğimiz 3 4 faklı arazide arı var. Genelde arıcının gelmediği ve arazideki arıların 30 40 senedir o bölgece yaşıyor olmaları. Çok sarp kayalıklarda arılar var. Almak çok zor….. Bazı yerlere de oğul girmesi için kovan bırakıyoruz. Bakalım faklı hatlardan anaları arılığımıza topluyoruz.
Murat Bey:
Yeşil boya yoktu abi. Numaralı barkotlarım var ama onlar ilerde planlarımız dahilinde lazım olacaklar. Önemli olan ananın boyanması. Boyasından çok bizim kayıtlar geçerli . Murat Abi sende biliyorsundur. Birkaç bölge daha eskiden beri yabani olarak yaşayan arı kolonileri var. Çok uzak yerlerde. Zannedersem baharda oraları dolaşacağım. Arı kolonisi satın alırım veya oğul girmesi için kovan bırakıp, gele bilirim.
İlhami Bay:
Ben sadece seyrediyorum. Bir taşta iki kuşu, Birol vurdu. İnşallah kalan koloniye gittiğimizde tavşan vururlar.
Yusuf adaş:
Bizim için koloniden çok ana hattı önemli. Ana resimlerini beğendiğinize sevindim. Bir senedir fotoğraf çekiyorum, makinenin marifeti. Bende çok üzüldüm girişe yakılan ateş öndeki petekleri eritmiş. Uçan arılarında kanatları yanmış. Yerde çok miktarda arı ölüsü vardı. Bunu yapanların hayvandan fakları, akıllı olmaları!!!
Ali bey:
Damızlık değeri yüksek olmasa da ilerde Eskişehir’in arısını oluşturmada bize lazım olacak hat olması önemli. Millet ……. anasını üretirken Sinop arısıyla başlıyorlar. Önemli olan, Eskişehir çevresinde eskiden bu tarafa yaşamış bozulma ihtimali az ana hatlarından bulabilmek. Arının balını almak için yakanlar aklını kaybetmiş insanlar. Onlara da insan demek doğru olmaz.
Saygılarımla
Merhaba Yusuf Abi,
Koloniniz hayırlı olsun umarım gelecek yılı geçirir ve uzun yıllar elinizde kalırda varroa olan direncine bakarsınız. Msn'de yazdığım gibi bu yaptığınız işi yazıya döküp burada yaptığınız gibi anlatır ve Uludağ Arıcılık Dergisine yollarsanız daha geniş arıcının yazınızı okumasını sağlayabiliriz. Tüm arıcıların internetten okuması gerçekten zor dergi vasıtası ile diğer arıcılara da ulaşmasını sağlamış oluruz. Ayrıca bu yaptığınız işin ne kadar önemli olduğunuda vurgulamak gerekir. ABD de araştırmalar yaparken bu tür arı kovanı bulmak için çok yabanda dolaştık ve tuzak kovanlar bırakıp yabani bal arıları yakalamayı ya da oğullar yakalamayı amaç edinmiştik. Neden mi çünkü hipoteziniz eğer böyle bir koloni yakalarsak bu koloninin yabanda yaşadığından hastalıklara karşı dirençli olduğunu düşünmemizdi. Yusuf abi de arıları kontrol edip varroa görmemesi çok doğru bunun 2 nedeni olabilir birincisi gerçekten bu arılar varroa ya dirençli ya da ikincisi daha önce hiç varroa görmediler. Bu nedenden dolayı başta umarım uzun süre yaşar ve gelecek yılı görürler yeteri kadar güçlülerse. Ve herhangi bir takviye olmadan kendi başlarına gelecek yılı görür ve hiç varroa barındırmazlarsa o zaman gerçekten varroa ya olan direnç hakkında bazı çalışmalar yapılması yararlı olur. Ama bu tür girişimler gerçekten önemlidir yabandan arı bulunması ve farklı hastalıklara karşı dirence sahip olup olmadığının tespiti. Bir de bu arılar nereden gelmiş olabilir bunun da bulunması gerekir elbette yoktan var olmadı ya, bir koloniden oğul çıkıp gitmiş ya da doğada yaşayan arılardan çıkmış olabilir ki bununda araştırılması yerinde olur. Uzattım ama sen bilimsel bir yaklaşım gösterdiğinden dolayı bu konuları da kafanda tutarsan yapacağın not tutma işlemlerinde yardımcı olur ve bakarsın geçekten iyi bir arı yakalamış ta olabilirsin.
Kolay gelsin ve yakın zamanda da bunu bir yazı haline getirir yollarsın...
saygılarımla,
Yorum Gönder